GÖLGEDEN IŞIĞA ŞEHİR HİKAYELERİ
- Banu Ertok
- 30 Eki 2020
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 14 Oca 2021
Her şehir kendi içerisinde ayrı bir dünya, farklı bir hikaye sunar bize. Kimileri aşkı, kimileri hüznü, yalnızlığı hissettirirken; kimileri kaçıp gitme, kimileri ise ömrünün geri kalanını burada geçirme arzusu uyandırır insanda… Ancak hiçbir şehir insansız düşünülemez elbette: o şehirde hayat bulan, ve şehre ruhunu verip, şehirden ruh alan insanlar olmaksızın…
Her şehir kendi hikayesini besleyen gizli bir de melodi fısıldar evrene. Ancak fısıltı sadece yüreklerde anlam bulur. Melodinin notaları yürekten yüreğe, zamandan zamana, mekandan mekana sürekli değişir durur. Açmazsanız yüreğinizin kapılarını bu sese, ses gittikçe kısılır ve yok olur sonunda. O zaman siz şehrin, şehir de sizin yanınızdan öylece geçip gider. Bu şehir de sizin için diğer şehirlerden farksızlaşır, anlamını, özelliğini yitirir. Deniz sadece deniz, binalar sadece bina, ışık sadece ışık, gölge her yerde aynı gölgedir artık. Oysa ne deniz kafamızdaki gibidir burda, ne ışık aynı ışık, ne de gölge, bilmediğimiz bu mekanlarda çırpınan ordan oraya.

Farklı mekanlarda dolaşmak Pablo Neruda’nın mısralarını hatırlatıyor bana:
“ Dört herkes için dört müdür,
Eşit mi bütün yediler,
Bir tutuklunun düşlediği ile aynı mı sizi aydınlatan ışık,
Düşündün mü hiç nasıldır hastaların Nisan rengi? ”
Benim geçtiğim şehirler bana sessizliğin ve huzurun melodisini fısıldadı uzaktan. Gittikçe yalnızlık, yaklaştıkça sakinlik, ulaştıkça dinginlik ve huzur verdi. İçerisine girdikçe daha yabancılık, dışarısından baktıkça daha kimliksizlik. Aidiyet duygumu yitirdikçe daha cinsiyetsiz. Böylece daha erimiş, eriyip yokolmuşluk ve yeniden varolup, kaybolmuşluk hissettim. Bir süre sonra onlar mı yabancı, yoksa ben mi onlara yabancı bilemedim.
Özdemir Asaf’ın dediği gibi:
“ …tüm bizleri sen, sizleri sen sandığından anımsamaları kentlere böldü, kumladı yorumlamadı gibi olup olayları tuttu bir gölgeye yorumladı o zaman mı yabancıydı şimdi mi yabancı o zamanlar kendine yabancıydı şimdi başkalarına yabancı ”
“GÖLGEDEN IŞIĞA ŞEHİR HİKAYELERİ” projesi, tüm bu sorgulamaların ve melodilerin ışığında, Almanya, Belçika ve Hollanda’ nin çeşitli şehirlerindeki insan hikayelerini, bu şehirlerin durağan ve hareketli yanlarını; daha çok da insanların yalnızlığını, bireyin ön planda olduğu yeni dünya düzeninde kendi adasına hapsolmuşluğunu vurguladığım, ışık-gölge ve grafiğin ön plana çıktığı fotoğraflardan oluşmaktadır.
Şehirlerimdeki melodileri duyabilmeniz ümidiyle…

Comments